Kripto para madenciliğinin harcadığı enerji ve doğaya olan etkileri 2021 yılının en yoğun tartışmalarından biri olurken, Latin Amerika ülkesi Kosta Rika’da, kahve ve şeker kamışı tarlaları arasındaki bir nehrin hemen yanında 650 makine kripto para madenciliği için çalışıyor.
Uluslararası 150 kadar müşteri Poas Nehri’nin hemen yanındaki bu tesisten yararlanıyor ve tesisin sahibi de bu kişilerden işletim bedeli alıyor.
Kalan fazla enerji madenciliğe…
60 hektarlık madencilik çiftliğinin sahibi olan Eduardo Kooper konuyla ilgili olarak Reuters’e verdiği röportajda koronavirüs pandemisinin işlerini kötü etkilediğini ancak daha sonra dijital para madenciliğini duyduğunu ve bu sayede santrali yeniden çalıştırdıklarını belirtiyor:
“9 ay boyunca faaliyetlerimizi durdurmak durumunda kaldık. Ve sonra Bitcoin’i duydum. İlk başlarda işe büyük şüpheyle yaklaştım. Bu işte fazlaca enerji tketildiğini ancak bizde de yine ekstra seviyede enerji kaldığını gördük ve bunu kullanmaya karar verdik.”
500 bin dolar yatırdı
13,5 milyon dolar değerinde üç tesisi olan ve üç Megawatt üreten hidroelektrik şirketi için Kooper, dijital madencilik bilgisayarlarına ve hosting hizmeti için gerekli olan araçlara toplamda 500 bin dolar yatırım yaptı:
“Uluslararası kripto para madencileri, ucuz elektrik ve sabit internet talep ediyor. Bu da Kosta Rika’da fazlasıyla var. Şu anda tüm müşterilerim yerel halktan olan kişiler… Bence hükumetimizin bu konuda çok daha agresif olması ve kripto para madencilerine kapıyı açması gerekiyor”
Bilindiği üzere Kosta Rika’ya yakın bir bölgede olan El Salvador, dünyada Bitcoin’i legal para ilân eden ilk ülke olmuştu. Kosta Rika’da ise kripto paralarla ilgili bir düzenleme henüz bulunmuyor.
