Vay Anam Vay, Neler Dönmüş Satoshi ya? serisinin otuzuncu yazısındayız. Bu hafta sırasıyla 50.000 ve 3.900 doların üstüne çıkan bitcoin ile ether, bu cumartesi kabaca 45.000 ve 3.200 sularında işlem görüyor.
Bitcoin bu hafta El Salvador’da tedavüle girdikten sonra birkaç saat içinde 10.000 dolar düştü. Bunun haftaya damga vuran gelişme olduğunu söylemek yanlış olmasa gerek.
Bu haftaki yazıda fiyatta neler olup bittiğinden ziyade madencilik sektöründeki birkaç gelişmeden, ABD’de yapıldığı bildirilen bir toplantıdan, Coinbase ile XRP’den, Moody’s’den ve Algorand’dan bahsedilecek.
Haber: ABD’li yetkililer stablecoin konusu için bir araya geldi
Reuters’ın cumartesi günkü özel haberine göre ABD Hazine Bakanlığı yetkilileri, stablecoinlerin risklerini ve faydalarını öğrenebilmek için kripto para sektöründeki bazı isimler ile bu hafta içerisinde bir araya geldi.
Habere göre regülatörler, stablecoinlerin çok popülerleşmesi halinde doğrudan denetim altına alınıp alınmaması gerektiğini, aynı anda çok fazla insanın elindeki stablecoin’i nakite çevirmek istemesi halinde doğabilecek sorunların nasıl engellenebileceğini ve stablecoinlerin geleneksel varlıklara dayandırılıp dayandırılmaması gerektiğini görüştüler.
Konu hakkında bilgi sahibi üç farklı kaynağa dayandırılan habere göre Bakanlık yetkililerinin görüştüğü kişiler arasında bazı bankaların ve kredi kuruluşlarının temsilcileri yer aldı.
Yetkililer stablecoinlerin nasıl yapılandırılması gerektiği, ne şekilde kullanılabileceği ve mevcut hukuki zeminin yeterli olup olmadığı hakkında bilgi aldılar.
Aynı Reuters haberinde, Hazine Bakanlığı sözcüsü John Rizzo’nun konuyla ilgili şu açıklamasına yer verildi:
“Hazine Bakanlığı stablecoinlerin kullanıcılar, piyasalar ve finans sistemi için ne gibi faydalarının ve risklerinin olduğunu inceliyor. Bakanlık, bu çalışmalar sürerken Kongre üyeleri ve (bu) piyasada yer alan kişiler dahil olmak üzere birçok farklı türden paydaş ile görüşüyor.”
Algorand’dan 300 milyon dolarlık DeFi fonu
Algorand Foundation, Algorand ağını kullanan merkeziyetsiz borsaların, para piyasalarının, sentetik varlık aplikasyonlarının ve NFT platformlarının gelişimini desteklemek için kullanılacak 300 milyon dolarlık bir fon kurdu.
Viridis DeFi adlı fonlama programı için toplam değeri yaklaşık 300 milyon dolar eden 150 milyon tane ALGO hibe edildi. (Not: “Viridis”, Latincede ‘taze’, ‘diri’ gibi anlamlara gelebilir)
Bunun yaklaşık 200 milyon dolarlık kısmı, Algorand’ın DeFi ekosistemindeki projelere teşvik dağıtmak için kullanılacak. Hedef, bu projelerin likiditeye erişimini kolaylaştırmak.
Kalan yaklaşık 100 milyon dolarlık kısım ise bilhassa merkeziyetsiz finans altyapısıyla uygulamaları üstünde çalışan ekipleri desteklemek için kullanılacak. Bu bütçenin ilk 5 milyon dolarlık kısmı, Ethereum ile diğer blockchainler arasında köprü kurmak için sunulan, ikinci 5 milyon dolarlık kısmı ise oracle ağlarının nasıl entegre edilebileceği ile ilgili sunulan önerilere verilecek.
Bir diğer blockchain kuruluşu Avalanche Foundation, kendi ekosistemindeki merkeziyetsiz finans uygulamalarını desteklemek için geçen ayın ortasında 180 milyon dolarlık Avalanche Rush adlı bir teşvik programı kurmuştu.
Kuzey Amerikalı madencilerden rekor üretim
The Block’un derlediği ve Wolfie Zhao’nun aktardığı verilere göre Kuzey Amerika’daki Bitcoin madencileri bu yılın başından beri kendi aralarında toplamda 10.000’den fazla bitcoin üretti.
Bu ayın başında aralarında Riot Blockchain, Marathon Digital Assets, Bitfarms, Hut8, Argo Blockchain gibi isimlerin de bulunduğu birçok madencilik şirketi, geçen ayın faaliyet raporunu paylaştı.
Yukarıda ismi geçen bu Kuzey Amerikalı madenciler temmuzda kendi aralarında toplamda 1.989 tane bitcoin kazdı. Paylaşılan raporlara göre bu sayı ağustos ayı için 1.796 oldu.
Bunların içinden Riot Blockchain, Marathon Digital Assets ve Hut8, henüz sadece temmuz ve ağustos ayları geri kalmışsa da şimdiden ikinci çeyrekte kendi başlarına ürettikleri toplam bitcoin miktarından fazla miktarda BTC ürettiler.
Kuzey Amerikalı madencilerin üretkenliğindeki artış, Çin’in kripto para madenciliğine karşı uyguladığı kısıtlamalar ile zamansal olarak örtüşüyor. Cambridge Üniversitesi tarafından paylaşılan verilere göre ABD’nin bitcoin blockchaininde temsil ettiği toplam hash oranı, Eylül 2020-Nisan 2021 tarihleri arasında %151 oranında artıp %17’ye yükseldi.
Riot, Marathon, Bitfarm, Hut8 ve Argo gibi şirketler, ürettikleri bitcoinlerin büyük bir kısmını şirketin finansal tablosunda tutuyor. Bu şirketler Aralık 2020’de kendi aralarında toplamda 4.176 adet bitcoin’e sahipken, Ağustos 2021 itibarıyla toplamda 17.960 tane bitcoin tutuyorlar.
Bu veriler Bit Digital, Core Scientific, Greenidge Generation, Stronghold Digital gibi Kuzey Amerika’daki diğer madencileri kapsamıyor.
Madenciler kar satışı yapmaya başlamış olabilir
Bitcoin blockchainindeki hash oranı, Çin’in kripto para madenciliğine karşı mayıs ayında getirmeye başladığı kısıtlamalar sonrasında 100 EH/s’nin altına inmişti. Glassnode verilerine göre 14 günlük ortalama hash oranı seviyesi, geçen hafta itibarıyla 128 EH/s’ye kadar yükseldi.
Hash oranı; Çin’den çıkan madenciler kendilerine yeni tesisler bulabildiği veya bu madencilerin kullandığı cihazlar yeniden aktif şekilde kullanılmaya başladığı için toparlanmış olabilir.
Yine de, bu kısıtlamalar yüzünden çok fazla sayıda cihaz fişinin çekilmiş olması, madencilerin BTC cinsinden olmasa da USD cinsinden eskisine kıyasla daha çok para kazanmasını sağlıyor.
Glassnode verilerine göre madenciler exahash başına ortalama 380.000 dolar kazanıyorlar ki bu seviyeler Temmuz 2019’dan beri görülmemişti.
Madencilik sektöründeki durum buyken ve bitcoin fiyatı tekrar 45.000 doların üstüne çıkmışken, geçen hafta boyu madencilerin cüzdanlarından yaklaşık 145 milyon dolara denk gelen 2.900 tane bitcoin’in çıktığı tespit edildi.
Glassnode ekibine göre bu işlemler “Çin’deki masraflarını karşılamak için itibari paraya geçiş yapan veya halihazırda aktif olarak çalışan ve mayıstaki sell-off sonrasında kar alan madenciler” tarafından yapılmış olabilir.
HIVE Blockchain, filosunu büyütmeye devam ediyor
Kanada, İsveç gibi ülkelerde kripto para madenciliği yapan HIVE Blockchain, çarşamba günü yaptığı duyuruda 3.000 tane MicroBT WhatsMiner siparişi verdiğini açıkladı.
Şirket bu cihazları kullanıp üretim kapasitesine fazladan 294 PH/s eklemeyi ve bu sayede her ay fazladan 67 bitcoin üretmeyi hedefliyor.
Teslimatı 12 aya yayılacak minerların bir kısmı M30S, bir kısmı M30S+, bir kısmı M30S++ model cihazlardan oluşacak.
Mevcut üretim kapasitesiyle ayda 225’ten fazla bitcoin üretebilen HIVE Blockchain; ağustosta 234, temmuzda 200 bitcoin üretti. Şirketin soğuk cüzdanlarında artık 1.030 tane bitcoin bulunuyor.
HIVE Blockchain’in başkanı Frank Holmes, şirketin performansıyla ilgili olarak, “Global çip piyasasında yaşanan kıtlığın ve Asya’dan yollanan ekipmanlarda Covid-19 yüzünden yaşanan lojistik gecikmelerin yol açtığı bu zor zamanlara rağmen, ekibimizin ortaklarımızla birlikte yaptığı çalışmalar ve elde ettiği başarılar olağanüstü oldu.” dedi.
HIVE Blockchain geçen ayın sonunda Kanada, İzlanda ve İsveç’teki tesisleri yönetmesi için Aydın Kılıç’ı COO olarak atamıştı.
Coinbase Pro’da XRP ile ilgili teknik sorun yaşandı
Coinbase Pro’nun mobil uygulamasını kullanan bazı yatırımcılar, 10 Eylül’de XRP için açılmış bazı işlem çiftlerini gördüler.
Perşembeyi cumaya bağlayan gecenin saat 04:00’ünde XRP yaklaşık 1,10 dolardan el değiştiriyordu. Fiyat yaklaşık 45 dakika içerisinde 1,20 doların üstüne çıkarken aynı süreç içerisinde toplam XRP hacminin de 4 milyar dolardan 6.2 milyar doların üstüne çıktığı görüldü.
ABD’nin dev kripto para şirketi, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonunun (SEC) Aralık 2020’de Ripple’a karşı açtığı dava yüzünden XRP işlemlerini askıya alma kararı almıştı.
Coinbase Pro ekibi, XRP’nin mobil uygulamada görülmüş olmasıyla ilgili cuma günü sabaha karşı 06:00 sularında bir açıklama yapıp, bunun “teknik bir sorundan” kaynaklandığını duyurdu.
Şirketin açıklamasına göre kullanıcılar, uygulamada XRP’yi geçici bir süreliğine görebildiler fakat XRP ile herhangi bir işlem yapamadılar.
Madencilik sektöründe üç taraflı ortaklık
Kuzey Amerika’da faaliyet gösteren ISW Holdings, miner üreticisi Bitmain ile yaptığı yeni anlaşma kapsamında ABD’nin Georgia eyaletindeki tesisinde Bitmain’e ait toplamda 56.000 tane bitcoin üretim cihazı için hosting hizmeti sağlayacak.
Toplamda 200 MW’lik elektrik tüketmesi beklenen cihazlar için bunun 20 MW’lik kısmı Ekim 2021’e, kalan kısmı ise Ekim 2022’ye kadar aşamalı olarak kullanıma sokulacak.
Üç ismin yer aldığı ortaklıkta madencilik cihazları Bitmain, hosting hizmetleri ve enerji tedariği Bit5ive, fonlama ve madencilik hizmetleri ISW Holdings tarafından sağlanacak.
ISW Holdings tarafından yapılan açıklamaya göre 200 MW tüketecek bu cihazları kurmak, şirkete toplamda 62 milyon dolara mal olacak. Bunun 6 milyon dolarının ödendiği, geriye 56 milyon doların kaldığı belirtildi.
Şirket bu cihazları tam kapasitede çalıştırmaya başladığında ise ayda 10 milyon dolardan fazla olmak üzere yılda toplamda 100 milyon dolardan fazla gelir elde etmeyi planlıyor. Şirket bunun “kripto paraların fiyatlanmasına bağlı olmadığını” söylüyor.
Çin merkezli Bitmain, ülkede kripto para madenciliğine karşı alınan kararlar sonrasında Kuzey Amerika ve Orta Asya gibi ülkelerdeki faaliyetlerini hızlandırdı. Şirket yakın zamanda bir distribütörü aracılığıyla İstanbul’da da mağaza açtı.
Moody’s merkeziyetsiz finansa ağırlık veriyor
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, kripto paralar üstünde çalışması için yeni bir analist arıyor.
Moody’s tarafından paylaşılan iş ilanına göre şirket bünyesindeki Blockchain C4E ekibine katılacak analistten “DeFi, CBDC, stablecoin, NFT ve diğer kripto-varlıklar” ile ilgili yapılan araştırmalara destek olması beklenecek.
“Özellikle DeFi” hakkında bilgi sahibi olması istenen aday, “DeFi pazarının boyutuna ve (bu pazardaki) custody, finansman, piyasa yapısı ve ödeme teknolojileri gibi uygulamalar hakkında modeller geliştirecek”.
İnsanlar merkeziyetsiz finans protokolleri aracılığıyla merkezi bir aracıya güvenmek zorunda kalmadan mevduat faizi kazanabiliyor, kredi çekebiliyorlar.
Standard & Poor’s, Fitch gibi isimlerin yanında dünyanın en büyük kredi derecelendirme kuruluşlarından olan Moody’s, “protokollere, akıllı sözleşmelere, token ve node tasarımlarına ağırlık verilecek şekilde blockchainin ve kripto-varlıkların risklerini ve faydalarını tespit etmeye” çalışıyor.
İlanda yer alan bilgilere göre adaylar Frankfurt, Londra, New York veya Paris’ten başvuru yapabilecek.
Yorumlar kapalı.