Merge sonrası yaşanan çalkantılı dönemde kilit altına alınan Ethereum’ların durumu ve geleceği de yatırımcılar tarafından sorgulanıyor.
Okuma Süresi: 3 Dakika Uzun zamandır beklenen Ethereum güncellemesi Merge yayınlandı. PoW’dan PoS ağına geçişle birlikte Ethereum blok zinciri enerjinin daha verimli kullanıldığı bir hale gelecek. Ayrıca, madenciler ağdaki doğrulayıcılar olmaktan çıkacak. Bunun yerine, Ethereum blok zincirinin doğrulama ve güvenlik bakım rolünü nihayet stake işlemi gerçekleştirenler üstlenecek. Bir blok zinciri analiz şirketi olan Nansen, stake edilmiş Ethereum’un (ETH) dağılımı ve önemli sahipleri hakkında yeni bir rapor verdi. Rapora göre, beş kuruluş stake edilmiş ETH’nin %64’ünü kontrol ediyor.
İçerik Rehberi
Lido DAO, Staked Ether’in En Büyük SahibiTamamen Merkezi Olmayan Platform İhtiyacı Lido DAO, Staked Ether’in En Büyük Sahibi Firma, raporunun ayrıntılarını özetlerken, Lido DAO’nun Merge için en büyük stake sağlayıcısı olduğunu belirtti. DAO, tüm stake edilmiş Ether’in yaklaşık %31’lik pay dağılımına sahipti. Sonraki üç önemli sağlayıcılar, stake edilmiş ETH’nin% 30’luk birleşik payı ile popüler borsalar olan Binance, Kraken ve Coinbase’di. Bu borsaların stake edilmiş Ether oranları ise sırasıyla %6,75, %8,5 ve %15’ti. İsimsiz olarak etiketlenen beşinci ekip ise bir grup doğrulayıcıydı. Grup, yatırılan ETH’nin yaklaşık %23’ünü kontrol etmekte. Ayrıca, analitik firması tüm stake edilmiş Ethereum’un likidite oranları hakkında rapor verdi. Kümülatif dolaşımdaki Ethereum’un yalnızca %11’inin stake edildiğini açıkladı. %65’i bu stake edilmiş değerden likitken, %35’i likit değildi. Nansen’in raporu, Ethereum blok zincirinin toplam 426 bin doğrulayıcıya sahip olduğunu, mevduat sahiplerinin ise 80 bin olduğunu ekledi. Lido ve diğer DeFi zincir içi likit stake platformlarının geliştirilmesi belirli bir gündem olarak karşımıza çıkıyor. İlk olarak, merkezi borsalar (CEX’ler) önemli oranlarda stake edilmiş ETH biriktirdikçe, bu borsalardan kaynaklanan riske karşı koymak için çaba sarfedecekler. Bunun nedeni ise CEX’lerin kendi yetki alanlarının düzenlemeleri altında çalışması gerektiği. Tamamen Merkezi Olmayan Platform İhtiyacı Dolayısıyla, Nansen’in raporuna göre, Lido gibi DEX’lerin, yasaklamalara sürekli olarak direnebilmeleri için tamamen merkezsizleştirilmiş olmaları gerekmekte. Ancak, zincir üzerindeki firmadan gelen veriler Lido için tam tersi bir duruş sergiledi. Veriler, Lido’nun yönetişim tokeninin (LDO) sahipliğinin bir eğime sahip olduğunu gösterdi. Bu nedenle, daha büyük token miktarına sahip gruplar daha fazla engellenme riskine sahip olabilir. Firma, Lido DAO’nun ilk 9 adresinin yönetişim gücünün %46’sını kontrol ettiğini belirtti. Bu durum, az sayıda adresin tekliflere hakim olduğunu göstermekte. Dolayısıyla, Lido gibi en önemli oranlarda Ethereum’a sahip varlıklar için yeterli ademi merkeziyetçiliğe ihtiyaç olabilir. Analitik firması ayrıca, LIDO topluluğunun aşırı merkezileşme risklerini önlemek için hali hazırda hamleler yaptığını belirtti. Örneğin, ikili yönetişimi içeren ve yasal ve fiziksel dağıtılmış doğrulayıcılar için teklifler oluşturan planları bulunuyor. Ayrıca Nansen, stake edilen Ethereum’un çoğunluğunun kar amacı gütmediğinin altını çizdi. Firma, para çekme işlemleri mümkün hale geldiğinde bu stake sahiplerinin büyük olasılıkla büyük satışlar yapacağını belirtti. Ancak, bu hamle Birleşmeyi takiben yaklaşık 6 ile 12 ay sürecek. Sorumluluk Reddi: Bu yazıda yer alan bilgiler kesinlikle yatırım tavsiyesi içermez. Yatırımcılar, kripto para birimlerinin yüksek volatiliteye sahip olmaları dolayısı ile risk taşıdıklarını bilmeli ve işlemlerini kendi araştırmaları doğrultusunda gerçekleştirmelidir. Haberlerimizi Telegram kanalımızdan, Instagram, Facebook, Twitter hesaplarımızdan ve Youtube kanalımızdan takip edebilirsiniz.
Haber Kaynak: coin-turk.com
Yorumlar kapalı.