FTX‘in iflası sonrasında yatırımcılar arasında oluşan güvensizlik problemine şeffaflık ilkesi kapsamında yaklaşan Binance CEO’su Changpeng Zhao bu konuda rezerv kanıtı fikrini sunmuştu.
CZ, rezerv kanıtı fikrinden sonra Binance’ın rezervlerini de açıklamış ve denetim şirketi Mazars ile anlaşmıştı.
Mazars geçtiğimiz günlerde dünyanın en büyük kripto para borsası Binance rezervlerinin denetlendiğini, tamamen teminat altına alındığını ve teminatlandırma oranının %101 olduğunu açıklamıştı.
Ancak ABD’nin en büyük medya aktörlerinden biri olan Wall Street Journal, Binance’ın rezerv denetim raporunun güven vermediğini, Binance’ın mali durumunun denetim raporuna rağmen hala sır olmaya devam ettiğini iddia etti.
WSJ bu iddialarına dayanak olarak ABD Halka Açık Şirketler Muhasebe Gözetim Kurulu’nun (PCAOB) eski baş denetçisi Douglas Carmichael’in yorumlarını gösterdi.
Binance’ın denetim raporuna rağmen yatırımcıların yine de rapordan memnun kalmaması ve dikkatli olması gerektiğini söyleyen Douglas Carmichael, Mazars’ın raporunu bilgi eksikliği nedeniyle eleştirdi:
“Raporun amacı aslında müşterilere raporda yer alan varlıkların teminat edildiğini, blok zincirinde var olduğunu ve Binance’in kontrolü altında olduğunu göstermektir. Ancak bu raporda bu konularda eksiklik var.
Binance’ın denetim raporunun bir yatırımcının teminatlandırmanın yeterliliği hakkında sahip olabileceği tüm soruları yanıtladığını düşünmüyorum.”
WSJ’ye konuşan uzmanlar ayrıca Binance’nin rezerv kanıtlarının, kullanıcılara krediler veya marj hesapları yoluyla ödünç verilen varlıklar hariç olmak üzere müşteri fonlarının %97 oranında güvence altına alındığını gösterdiğini belirtti.
Yani uzmanlar bu haliyle Binance’nin savunduğu ‘rezervlerin müşteri varlıklarına bire bir oranı karşıladığı’ görüşünün doğru olmadığını söyledi.
Haber Kaynak: www.bitcoinsistemi.com