Yüksek profilli DeFi yatırımcısı ve The Spartan Group’un ortağı Jason Choi, metaverse’ün bir sonraki aşamaları hakkındaki fikirlerini paylaştı.
Kıdemli yatırımcı Jason Choi, metaverse alanında 50’den fazla varlık hakkında yaptığı son yorumların bir özetini paylaştı. Choi göre, metaverse’leri kriptolar veya NFT’ler aracılığıyla daha iyi anlayabiliriz.
Ünlü yatırımcının bahsettiği tüm start-up’lar üç kategoriye ayrılıyor: altyapı (donanım temeli, kimlik), deneyim katmanı (oyunlar, sosyal ve ticaret kavramları) ve katma değer katmanı (gruplar, stüdyolar, pazar yerleri).
1/ “Web 3 metaverse” refers to digital virtual worlds, often with some element of user-ownership via tokens or NFTs.
Every project we came across fell into one of 3 categories:
– Infrastructure
– Experience layer (in-world)
– Value-add layer (out-world) pic.twitter.com/LPD0igDClL
— Jason Choi (@mrjasonchoi) March 4, 2022
Projenin temelinde, tipik “Metaverse”, blok zinciri özelliklerine sahip bir MMORPG bulunuyor. Choi, bu durumun 2017’deki L1’lerin çeşitliliğine benzediğini dile getirdi.
Oyna-kazan, onun için merkeziyetsiz bağımsız organizasyonların (DAO) en büyük örnekleri gibi görünüyor.
“En Etkileyici Metaverse Varlıkları Henüz Gelmedi”
Uzman yatırımcı, en etkileyici metaverse varlıklarının henüz gelmediğini aktardı. Choi, bildiriyi tam olarak kavramak için proje geliştiricilerinin, Facebook’un bu konuya yaklaşımını örnek almaları gerektiğini söyledi.
Choi, şunları söyledi;
“Moonshot’ın amacı, Meta’nın yaratmaya çalıştığı şeye açık bir alternatif yaratmaktır. Yani bir geliştiricinin dünya üzerinde herhangi bir kullanıcının erişebileceği sosyal, eğlence, iş, eğitim ve ticaret deneyimleri oluşturabileceği bir platform. Bu nedenle, oyna-kazan grupları, örneğin gerçek dünyadaki alışveriş gibi deneyimlerini ürünlere aktarmaya odaklanmalıdır.”
Ancak, metaverse sektöründe bu tür bir deneyimin oluşturulması için doğru zaman çerçevesini tahmin etmenin kolay olmadığını söyleyen yatırımcı konuyla ilgili şunları söyledi;
”Web3 Metaverse fikri 1,5 veya 10 yıl uzakta olabilir…”