Bu yazıda, hem bir metaverse hem bir NFT hem de bir play ro earn projesi olan Cryowar’ın detaylı incelemesini göreceksiniz.
Son zamanlarda hoşuma giden, yatırım yaptığım ya da yatırım yapmaya değer gördüğüm projeleri detaylı olarak inceliyorum. Bu yazıda da yine son dönemin en önemli alanlarından olan metaverse’ü ve play to earn’ü bir araya getiren Cryowar’dan bahsedeceğim. Ancak bu noktada yazıyı okuyan herkesin unutmaması gereken ve her fırsatta dile getirdiğimiz bir nokta var: Yatırım yapmadan önce kesinlikle kendi araştırmanızı yapın, whitepaper’lara göz atın ve proje ne olursa olsun kaybettiğinizde deyim yerindeyse ocağınıza incir ağacı dikmeyecek miktarlarda yatırımlarınızı yönetin. Ayrıca bu yazının bir reklam metni olmadığını, sadece kendi merakım sebebiyle araştırdığımı ve hiçbir şekilde tavsiye içermediğini de dile getirmem gerekiyor..
İçerik Rehberi
Cryowar Nedir?Cryowar’ın HikayesiNFT’ler ve Solana’nın ÖnemiToken EkonomisiYol Haritası ve TakımBenim Düşüncelerim Cryowar Nedir? Öncelikle şunu belirtmek isterim: Ben bilgisayar oyunu oynayan biri değilim. En son oynadığım bilgisayar oyunu SimCity’di… Yani yaklaşık olarak 15 yıldır herhangi bir bilgisayar oyunu, konsol oyunu hatta doğru dürüst masa oyunu oynamışlığım dahi yok. Ayrıca ben telefonlarda bulunan herkesin kafa dağıtmak için oynadığı oyunları dahi oynamıyorum… Ama bu proje beni heyecanlandırdı ve belki de yıllar sonra oyun oynanmaya başladığında ben de acemi biri olarak oyunda yer almak isteyebilirim. Peki, nedir beni heyecanlandıran? Öncelikle son birkaç aydır metaverse ciddi anlamda ilgimi çekiyor ve bu alandaki projeleri ilgi ile takip ediyorum. Ayrıca son dönemlerde NFT’lerin de metaverse ile iç içe ilerliyor olması ve bu projenin de NFT’leri dahil ediyor olması ilgimi çeken bir başka nokta oldu. 300’den fazla kripto para ile al-sat yapmak, lending ve staking’den kazanç sağlamak için bu linkten Binance’ye üye olabilirsiniz. Gelelim “Cryowar nedir?” sorusunun yanıtına… Cryowar, geleneksel anlamda oyun ile NFT’leri, metaverse’ü ve play to earn’ü bir araya getiren, Solana ekosistemi üzerine kurulu, gerçek zamanlı bir PVP oyunu. Oyunda oyuncular, bir bilim kurgu ortaçağ dünyasında savaşacaklar. Bu sebeple heyecan seviyesinin de yüksek olacağı düşünülüyor. Ayrıca Cryowar hem bilgisayarlardan hem tabletlerden hem de telefonlardan oynanabilecek. Bu da oyunun en önemli artılardan biri benim nezdimde. Bunlara ek olarak Cryowar ekibi, uzun vadeli, istikrarlı ve sürekli gelişen bir oyun ortamı ve token ekonomisi tasarlamayı hedefliyor. Bunun için de hem oyuncuların hem geliştiricilerin hem de yatırımcıların bir arada olabilecekleri bir alan yaratmak istiyorlar. Bu noktada whitepaper’da yapılan açıklamalarda, “Oyunumuz geliştiricilerin, yatırımcıların ve oyuncuların hep birlikte ek katmanlar, özellikler, modlar ve içerikler oluşturmasına katkıda bulunabilecekleri ve insanın hayal gücünün sonsuz fırsatlarını keşfedebilecekleri sınırlı olmayan bir multi blockchain Sci-Fi metaverse’ü yaratıyor.” sözleri kullanılıyor. Bunlara ek olarak Cryowar, oyunlarının kısa süreli olması ile de ilgimi çekti. Yapılan açıklamalara göre oyunlar 3 dakika ile 30 dakika arasında ve böylece heyecanı dinmeyen, eğlenceli ve sürekli akıcı bir oyun ekosistemi yaratılması hedefleniyor. Cryowar’ın Hikayesi Her ne kadar oyun oynamıyor olsam da bence oyunun hikayesi, oyuncuları çeken en önemli etkenlerden biri oluyor. Çünkü kendim bir oyun oynamak istesem sanırım hikayeyi merak ederdim. Cryowar’ın hikayesi de insanı resmen içine çekiyor. Burayı biraz masalsı bir dille anlatmak istiyorum 🙂 Zamanın başlangıcından beri Solariance dünyası, destansı bir hakimiyet mücadelesinde olan dört Tanrı tarafından yönetiliyordu… Buzul Tanrısı olan Sullr (Nastra halkının yöneticisi), Gölge Tanrı olan Senemeer (Darakavan halkının yöneticisi), Ateş Fırtınası Tanrısı olan Lavaden (Faragoan halkının yöneticisi) ve Çöl Tanrısı olan Vigolar (Akava halkının yöneticisi)… Solarlılar topraklarını, kaynaklarını, sevdiklerini ve hayatlarını, krallıklarını korumak ve Tanrılarının lütfunu kazanmak için feda ediyordu ve bu dönemde dünya da çöküşün eşiğindeydi. Çağlar boyu süren savaşlar sonunda Akava Ateşkesi ile sona erdi. Savaşmaktan yorgun düşen dört Tanrı, gök krallıklarına yükseldi ve böylece sonunda Solariance halkı barış içinde yaşamaya başladı. Ancak 10.000 yıl sonra Nastra ve Akava’nın büyük kehanetleri gizemli bir şekilde ortadan kaybolduğunda ateşkes de unutuldu. Hatta Vigolar’ın kahinlerin tahttan indirilmesini emrettiğine ve böylece Darakavan Valkyrie’lerinin daha fazla güç kazandığına dair söylentiler bile vardı. Tüm bu olaylardan kısa bir süre sonra depremlerin olduğu ve gökyüzünün parçalandığı gün geldi… Sullr ve Vigolar uykularından uyandılar ve en yüksek hizmetkarlarının ölümlerinin intikamını almak için Solaria’ya indiler. Faragoan’ın krallığına terör yağdırırken Sanameer ve Lavaden, Astral Plan’dan onlarla yüzleşmek için döndüler. Böylece ateşkes hükümsüz bir hale geldi ve bu durum savaşların habercisi olarak nitelendirildi… Bir bilimkurgu filmi izlemek gibi… Daha da heyecanlısı bu bilimkurgu filmini oynayabilecek olmak sanırım. Burada bir de oyunun kahramanlarından bahsetmek gerekiyor. Şu an için oyunda 3 ana kahraman olduğu görülüyor: Heavy, Valkyrie ve Centurion. Heavy: Eski taktikleri Tanrıların yok edici ateş gücüyle birleştiren, benzeri görülmemiş bir güce ve kararlılığa sahip yürüyen bir kale.Valkyrie: Adını ölen savaşçıların ruhlarını öbür dünyaya taşıyan efsanevi ruhlardan alıyor. Şimşek hızındaki dans benzeri hareketleri ile düşmanları keskin bıçaklarına yaklaştırıyor.Centurion: Hem kılıç hem de silah konusunda yetenekli kutsal bir savaşçı. Centurion, doğru bir ateş patlamasında tüm düşmanları alt etmek için Tanrıların teknolojisini kullanıyor.